2016 animelerinden 13 bölümlük Terra Formars Revenge, Terra Formars'ın ikinci sezonu. Bu sezon işler kaldığı yerden devam ediyor diyeceğim ama animenin şekli, havası, atmosferi değişikliğe uğramış görünüyor.
İlk sezonun o karanlık havası, ağır ve umutsuz atmosferi, etrafa saçılan kanları gitmiş yerine daha aydınlık bir hava, moronlaşmış hamamböcekleri, sıklaştırılmış espriler ve hatta içi chibi dolu baloncuklar gelmiş. Anime sanki boyut değiştirmiş gibi.
En son 6 acil iniş mekiği farklı noktalara inmek zorunda kalmış, hepsi saldırıya uğramış, arkada bazı olayların döndüğü hissettirilmiş, Mars' a inen 100 kişiden pek çoğu hayata veda etmişti. Grup 1 ile 2 birleşmiş ve son tercihleri olan Grup 6 ile birleşmeye ve ana gemiye ulaşmaya çalışıyorlardı. İletişimleri de hem birbirleri ile hem de dünya ile kesilmişti.İkinci sezon, bu noktadan devam ediyor.
Bu 100 kişi Mars' a dünyaya musallat olan ve dozunu arttırmaya başlamış olan bir virüse karşı serum yapılabilmesi için terra formars örneklerini toplamak için gelmişti. 6 bölümün başında 6 adet uzman vardı.
Bu sezon bu arkada dönen dolapların en azından bir kısmı ortaya çıktı hafiften. İnsanlar Mars' ta can derdindeyken dünyada, dünya liderlerinin güç peşinde olduğu ortaya net bir şekilde kondu. Diğer ülkelerin teknolojilerini kaçırıp onları kendine geçirme, örnekleri kendine saklayıp mutlak güce ulaşma. Eh tabi, bunu tek başına yapabilmek mümkün değilse sürekli değişen ittifaklar kurabilmek en iyi alternatif. Mars üzerindeki ekipleri baştaki planlarına sadık bir şekilde yollarına devam edip, hem terra formarlarla hem de birbirleriyle kapışırken masa başındakiler birbirleri arasındaki pazarlıklara ve stratejilere devam etmekten bir kurtarma aracını bile gönderemediler henüz, bu da ayrı konu.
Bunun dışında, bu böceklerin geçirdikleri evrimin neden bu kadar hızlı ve mükemmel olduğunu henüz tam anlayamadım. Rahap teorisinin, en azından Rusya buna inanıyordu, mümkün olmadığına piramitleri inceledikten sonra karar verdiler. Yanlış hesap olayı neydi bunu anlamadım ya da kaçırdım. (evet olayın en can alıcı noktasını kaçırmış olabilirim)
**İlerisi henüz Terra Formars' ı izlememiş olanlar ve Terra Formars Revenge'i tamamlamamış olanlar için sakıncalı olabilir, söylemedi demeyin **
Bölüm 1 - Japonya. Komachi Shoukichi' nin önderliğinde çeşitli badireler atlattıktan sonra bir şekilde hala varlıklarını sürdüren bu ekip içinde Komachi Shoukichi ki kendisi gönül insanıdır, kendini sevdirir, Marcos (seiyuusu Ishikawa Kaito) ve Keichi (seiyuusu Ono Daisuke bu arada ) gibi savaşçı karakterler, uçan hatun (adını hatırlayamadım) ile savaşçı olmayan mühendisleri barındırıyor. Bölüm 2 ile başından beri müttefiklerdi, bunu pekiştirerek devam ediyorlar.
Bölüm 2 - Amerika. En şanslı ekip bu bence. Michelle hatuna da saygım sonsuz yalnız. Bu arada Michelle' in Akari bir yana Joseph 'i de etkilemiş olması takdir edilesi ama bu durumu çeşitli nedenlerden ötürü normal karşılıyorum. Michelle ile birlikte Mars sıralamasında 6. olan Akari ve yanlış hatırlamıyorsam 11. Alex de bu ekipte ki Alex giderek daha bir hoş oluyor :P (yani napayım? Atmosfer öyle bir kaymış ki ben de bu şekilde kayıyorum) Yaeko (isim böyle sanırım ) eğlenceli hatun. Yanlış hatırlamıyorsam şimdiye kadar en az kaybı bu ekip verdi. Üstelik tüm komploların başlıca nedeninin genetik olarak önem taşıyan Michelle ve Akari' yi canlı şekilde ele geçirmek olmasına rağmen.
Bölüm 3 - Rusya ve Doğu Avrupa. En insancıl, en asil duyguların insanı ekip bu çıktı şaka maka. Piramitlere inmelerinin nedeni anlaşıldı. Doğal olarak başlangıçta bir plan ve hedefleri vardı ancak olayları kavrayınca insanlığı seçtik diyerek Amerika-Japonya ortaklığına müttefik olduklarını ilan ederek tereddüt etmeden yardıma koştular. Takdir edilesi. Ne yazık ki ağır hasar aldılar ki bu üzücü oldu. Diğer başka bir ekiple birlikte sadece askerlerden oluşuyor olması bu grubu güçlü yapıyordu. Ekibin lideri, dünyada da ünlü bir asker ve komutan olan Slyvester Asimov' u sevmemek mümkün değil. Can hıraş mücadelesi saçımızın teli için falan değil tabii ki. Bunun nedeni kızının ve torununun dünyada hasta olması ve yapılacak seruma acil ihtiyaç duyması. Yine de adil ve başarılı bir lider olduğu söylenebilir. Grubun diğer öne çıkan isimleri Nina, Ivan, Alexander Asimov. Şimdi bu Alexander' a gelelim.
Birinci sezonda Adolf' un bölümleri gayet iyiydi buna daha sonra değineceğim. Bu sezonda da ne yazık ki bu şekilde aramızdan göçüp gidecek olan kişi olarak Alexander' ı seçmişler ki kendisi Komutan Asimov' un damadı. İnsan üzülüyor doğal olarak esprili ve iş bilir birinin heba olup gitmesine. Yine de, insanı ne kadar üzerse üzsün bir Adolph' un etkileyeceliğini yakalayamadı sahneleri. Akari' ye kılıç gönderme olayı ne kadar zorlama olursa olsun, kabul ettim o akış içerisinde. Arkasından gelen yorum ve olaylarla yüceltilmesini kendisi göçüp giderken hoş buldum.
Bölüm 4 - Çin ve o civar. Liderliğini Çin' in yaptığı ekipte, Çinliler, Tayvanlılar, Moğollar var. Hatırladıklarım bunlar. İşte her şey bunların başının altından çıkıyor, bu anlaşıldı. Hedefleri Michelle ve Akari' yi canlı ele geçirip kurtarmaya gelen Çin' in gönderdiği mekiğe atlayıp diğerlerini bırakmak ya da kendileriyle iş birliği yapmayanları muhtemelen öldürerek kaza diye olayı kapatmak. Böylece kendi birlikleri Michelle ve Akari üzerinde deneyler yapabilecek, bu ikisinin içinde barındırdığı genleri vs.. inceleyerek kendi silahlarını hatta mutasyona uğramış ordularını yaratacak, yanlarında getirdikleri terraformarları inceleyerek serum hazırlayacak ve bu cesetleri de inceleyip teknolojilerini geliştirecek ve dünya üzerinde mutlak güce hakim olacaklar. Eh, bu ekipte bu planın maşası işte. Rusya ekibi gibi askerlerden oluşuyor. Anlaşılıyor ki Çin ve Rusya, mekik Mars' a inmeden önce Mars üzerinde bu planı birlikte uygulamaya karar vermiş ancak Rusya ekibi piramitleri inceledikten sonra ve Çin ekibinin plan detaylarını anladıktan sonra manevra yaparak Amerika-Japonya bloğuna kayıyor. Ayrıca tüm program ortaklarını kandırıyorlar. Program içerisinde, Çin ekibinin içinde Mars sıralamasının en güçsüz isimler bulunuyor ama 99. sıradaki elemana bir bakıyorsun gücünden ötürü tebrik ediyorsun. Bir nevi salağa yatıp herkesi kandırmışlar durumu. Ağır ameliyatlardan geçmişler birer görev insanı olarak, bu durumda eğer dünyaya geri dönebilirlerse normal hayata nasıl uyum sağlayacakları şüphe konusu. Aslında kafa dengi tipler olabilirlermiş ama tutturdukları çizgi hoş değil. Pek çok kişinin ölümünden de bunlar sorumlu. Bir diğer soru,onca alet edevatı, füzeyi, ırtı zırtı Annex 1' e nasıl sokup depoladıkları. Normalde tüm mürettebat silahsız çünkü programda silah yok diye anlaşılmış ancak bu arkadaşlara bravo, bayağı bir mühimmat sokmuşlar içeri. Eh bu durumda terraformarslara karşı işleri daha kolay diğerlerine nazaran.
Bölüm 5 - Almanya - Komple pert oldu bu ekip ne yazık ki. Halbuki liderleri Adolf' un (Kouji Yusa) ne derece güçlü olduğu ortaya aksiyon vasıtası ile konmuş daha sonra da Mars derecesinin 2 olduğu söylenmişti ancak tüm bunlar iş işten geçtikten sonra oldu. Bu ekipte sadece Adolf ve Isabel savaşçı özelliği taşıyordu. Geri kalanların hepsi teknisyen. Annex' e ulaşacak ilk ekipken ne yazık ki ayakları kaydırılıyor.
Yalnız çok yüklendiler lan bu ekibe!! Adolf' un sahneleri ise dokunaklı ve etkileyici idi bana kalırsa. İnsafsız böcekler ayrıca insafsız hayat, bir insana bu kadar yüklenilir mi? Bu bölümler beni üzdü. Güzel bölümlerdi bence. İlk sezonun en iyi bölümleri olmaya aday. Adolf böceklere dalarken çalan müzik ile birlikte Musa göndermeleri birinci sezonun tavan noktasıdır bence.
Bölüm 6- Roma ve bağlı ülkeler. Joseph başkanın liderliğindeki bu ekibi, ilk indiklerinde bir görüyoruz, başları belada! Sonra ikinci sezonun sonlarında "Joseph' e ne oldu, ne oldu?" diye diye nihayet görüyoruz. Joseph iyi de, ekibin geri kalanının ruhları şad olsun.
Joseph, geyik ve esprili bir arkadaş. İlk sezonda ilk bölümde kendini bu konuda gösteriyor zaten. Ayrıca renkli kişiliğine Ishida Akira' nın seslendirmesi ayrı bir genişlik katıyor. Kendisinin insanoğlunun en önemli yaratımlarından biri olduğu açıklanıyor. Bir nevi üst insan çalışması. Zeka, fiziksel özellikler vb... açısından organik bir sonuç. Ari ırk saçmalığına girmemesi adına evlilik için eşlerin ırk, sosyal konum gibi kavramlarla sınırlanmadığı ancak üç noktaya dikkat edildiği özellikle vurgulanıyor. Kabiliyet, direnç ve yetenek. Bu prensiplerden hareketle yaklaşık 600 yılın sonunda Joseph olmuş işte. Joseph' in Michelle' e evlilik teklifi de bu noktada uygun. Michelle de taşıdığı genler bakımından bu prensiplere uygun hatta en uygun adaylardan bir tanesi. Joseph de doğal olarak onu istiyor. Schopenhauer'in Aşkın Metafiziği' ne bir gönderme gibi bir açıdan. Joseph' in tüm bu gücü ve üstün özellikleri ne yazık ki tüm ekibini kaybettiği gerçeğini değiştirmiyor.
**-----------------------------------------------------------------------------------------------**
İkinci sezonun sonlarına doğru, her zamanki gibi dünyada liderlerin masa başındaki ikili pazarlıkları mevcut. Yine taşlar değişecek ya da değiştirilmeye çalışılacak eğer Mars üzerindekiler dünyaya haber gönderemezse derken zor da olsa bunu başarıyorlar. Michelle ve Akari durumdan kendilerine pay çıkarıyor olsa bile en büyük alkış belli kişilere gidiyor.
Terra Formars Revenge' in bir diğer olumlu özelliği - benim için- Seikima II faktörü. Açılış parçalarının ikisi de Seikima II'den. Özellikle Planet/The Hell çok iyi gitmiş.
Terra Formars Revenge' de değinilmeden geçilemeyecek bir karakter daha var. Alexander ve Joseph kadar parlayan bir diğer karakter Keiji. Mars ekibine katılmadan önce dünya şampiyonu bir boksör olan Keiji, basitliğin ve disiplinin bir yansıması aslında. Korneasında oluşan sorun nedeniyle görme kaybı yaşamasından dolayı boksörlüğe veda ederken annesini de kaybedince ekibe katılıyor ve mutasyon ameliyatında seçim yaparken tercihini en iyi gören böcek türünden yana kullanıyor. Keiji (Ono Daisuke) de diğer karakterler gibi hayatın anlamını ve dostluğun güzelliğini Mars üzerinde daha doğrusu ekibin içinde bulanlardan. Keiji' yi parlatan ilkelerine,duruşuna ve sadeliğine hayran olmamak elde değil şimdi.
Terra Formars Revenge, animasyon ve ortamın genel havasında yaptığı değişiklikler nedeniyle çok eleştiri aldı. Mars üzerindeki olaylar bir noktada kaldı. Böcekler dünyaya da inmişken (burada hikikomorilerin dünyaya karşı yarattığı tehlikeye bir değinme yapılmış :P) bir 3. sezon gelir mi bilinmez.
Ben de izlerken çok saydırdım animeye ama 3. sezon gelsin, lütfen. Mangaya sarmak istemiyorum!!!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder