30 Eylül 2011 Cuma
The Treasure Hunter: Ci Ling
2009 yapımı bu filmin yönetmeni Kevin Chu (Chu Yen-Ping) iken kadroda Jay Chou, Lin Chi-Ling ve Eric Tsang gibi isimler yer almakta.
Filmin kısaca özetine gelirsek; yazarımsı olan hafif depresif, ilgi budalası, babam zamanında beni terketmişti bunalımına sahip esas kızımız, babasıyla doğum gününde buluşamadan çölde bulunan saklı kenti bulmanın peşinde olan bir grup tarafından kaçırılır. Eş zamanlı olarak başka kötü adamlar tarafından babası öldürülür. Bu durumda saklı kentin haritasını yanına alarak esas kızı kurtarmak, gençliği çöllerde ve bu kızın babasının yanında geçmiş olan (şaka şaka hala genç merak etmeyin) Qiao Fei' ye düşer( Jay Chou). Bu buluşmada kızı kaçıran Usta Hua ve Chop ile tanışırlar. Çölde izbe bir barınağımsıda tam skoru eşitleyeceklerken bir mumya adam bunlara saldırır ve bu arada bir adet velet haritayı kaçırır. Tam o esnada da efsanevi çöl ordusu bu gruba saldırır ( bir geldi mi art arda geliyor işte). Tabii ki bu dörtlü araba ve motorlarıyla bu çöl ordusundan kaçmayı başarır. Filmin en sevimli karakteri olan velet, çaldığı haritayı çölde bir uğrak yeri olan köyündeki gizemli şefe götürür ki bu şefe hasta oldum, belirteyim. Sonra depresif kızımız "Babam bizi niye terk etti anlamak istiyorum. Bunun için de en iyisi şu kenti bulayım" deyince oğlanla kız da haritanın peşine düşer. Usta Hua ve Chop' un da yolları bu köye düşer. Bu arada hep merak ederiz filmin başında tanıtılan efsanevi çöl kartalı kim diye ama buraya kadar bir açıklık gelmez. Neyse, harita bir süre sonra hayırsever şef tarafından çoğaltılarak beleşe tüm hazine avcılarına dağıtılır. Böylece herkes saklı kentin peşine düşer. Tabii ki esas kız ve oğlan yolculukları boyunca hafiften cilveleşmekten de geri durmaz. Özellikle kız biraz ilgi budalası olduğu için normal karşılıyoruz. İkili saklı kentin yüzeyine geldiklerinde filmin en taş karakteri, ehemm yani çöl kartalı ile karşılaşırız. Buraya gelen şef ile birlikte Qiao Fei, çöl kartalı ve şef arasındaki problemin çözümüne tanıklık ederiz. Sonra Usta Hua ve Chop da eksik kalmaz, gelir, saklı kenti bulurlar falan...
İzlerken sıkıldım desem yalan olur ama öyle çok bir şey beklememek lazım başlarken. "Mumya" tarzı hafif fantastik, hafif görsel, espirili, eğlenceli sayılabilecek bir film. Aslında eldeki malzeme güzelmiş, farklı şekilde işlense daha hoş bir film ortaya çıkarmış gibi duruyor ama olan olmuş tabii yapacak bir şey yok. Aksiyon sahneleri fena değil diyeceğim ama efekt kullanılmış cinsi sizi rahatsız etmiyorsa ayrıca halat olayı çok belirgin kalmış. Yine de izleniyor mu izleniyor orası ayrı... Kafaya ne, neden diye takmazsanız seyir keyfiniz bozulmuyor ama çöl ordusuna ne oldu, hayaletler niye çıktı ve sonra yok oldu gibi anlamları pek aramayın filmde.
Bu da filmin müziklerinden. Beste Jay Chou' ya ait. Piyano versiyonu;
Gelelim serinin en bomba karakterlerine;
En sevimlisi kesinlikle velettir.
"Rüyamda tanrılar beni kovaladıııııı!!!" diye tüm tanrı heykellerini parçalayan şefe hastayım. :)
Serinin en cool kadın karakteri Dao Dao' dur hele puro içişine hasta oldum.
En taş karakteri - her ne kadar çöl kartalı efsanesinin altında kalmışsa da çöl kartalı olan Baron Chen' dir.
Filmin en güzel, en bomba, en eğlenceli çifti Dao-Dao ve Çöl kartalıdır.
Böyle bir film işte. Beklenti olmadığında eğlence yaratıyor ama bir tek sorum var sadece o ilk bar sahnesinde çıkan mumya adama ne oldu?
Etiketler:
Eric Tsang,
film,
Jay Chou,
Lin Chi-Ling,
taiwanese,
The Treasure Hunter
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder