Uzun bir süreden sonra Saiunkoku Monogatari' nin 39 bölümlük ikinci sezonunu izledim. ( İlk sezon ile ilgili yazı ve animenin genel konusu için buraya bakabilirsiniz)
Shi Ryuuki: Ülkenin İmparatoru. Nasıl imparator oldu, neler çekmiş vs... bunlara değinmeyeceğim zira daha genç.
Bu sezon Shi Ryuuki için söyleyebileceğim: adam çok sempatik yahu! Azıcık aptal, çocuksu falan filan ama sevimlinin önde gideni.
Sonunda bu sezonda kendini anladı ve imparator olmak istediğine karar verdi. Shuurei' ye de sonunda biraz sert çıktı, iyi oldu. Etrafındaki insanları bu sıcakkanlılığına ve yufka yürekliliğine bağlı olarak topladığı söylenebilir fakat yolu daha uzun ve çetin. Neyse ki bu sezon, ilk sezonun aksine sağlam bir giriş yapan ve sağlam bir duruş sergileyen Tei Yuushin yükünü biraz hafifletiyor. Onun sonu ne olacak acaba?
Ran Ryuuren: Tam bir oryantalist ve esasında bir gönül insanı olduğunu bu sezon tekrar kanıtladı. Eğlenceli insan, güvenilir bir dost. Tavus kuşu temalı şapkası 10 numara.
Ran Shuuei: Bu sezonun sonu biraz ona odaklı. Bir kere saçları dağınıkken daha güzel. Üçüz ağabeyleri sinir bozucu. Ne kadar mantığına dayanan biri olsa da Ryuuki ile aralarındaki bağ memnun edici. Shusui ile aralarındaki ilişkinin de devamı gelsin, açıklığa kavuşsun. ( ama o iş biraz yaş sanki)
Kız kardeşi de güzel bir giriş yaptı. Acıklı bir öykü onun hikayesi...
Li Kouyuu: Yine yer yön özürlü yine bu yüzden sinirli. Ama bu elemanın sakin durup durup bir anda posta koyup atarlanmasına bayılıyorum. Güvenilir insan özünde komik.
Seiran: Bu sezon daha bir arka plandaydı ama içindeki şeytanı daha net ve eğlenceli olarak dışarı çıkarmışlar. Shuurei olmaz sana be Seiran, unut bence :)
Ensei: Her zamanki gibi...
Bu sezon Tan-tan diye bir eleman soktular animeye. Yetkililere teşekkür ederim :P Yani böyle bir karaktere ihtiyaç vardı. Shuurei' in etrafındaki tüm adamlara tek tek lafını koydu. Shuurei' ye de söyledi söylemesi gerektiğini, bir nevi benim tercümanım oldu. "Hayat, etrafındaki herkes seni desteklerken, kararlarını onaylarken, isteklerini gerçekleştirebilmen için var gücüyle çalışırlarken kolay tabii... Öyle olunca, sınırlarını aşıp her şeye burnunu sokabiliyorsun". Uzatmayacağım, Tan-tan lazımdı bir tane. Ayrıca Shuurei' ye yaptığı evlenme teklifi, bu kadar gönülsüz ve tembelce yapılan tekliflere çığır açabilecek nitelikte.
Yenilerden Seiga: (aklıma hep amiga geliyor) Kin kuyusu ama bu da gerekliydi tabi. Seiga- Shuurei kapışması ileride iyice büyür. ( ileride ileride diyorum ama üçüncü sezon olacak mı bilmiyorum. Olacakmış gibi bıraktılar sanki.)
Shuurei: Ortaya açık bir tartışma konusu. En azında aşk peşinde değil, bir şeyler yapmak ve başarmak için koşuşturuyor. Bu sezon az erhu çaldı, çok mutlu oldum. İlk sezon neydi öyle? Sanki bu geçen sezon Sakujin' e aşık oldu? Bilemedim...
Artık herkes tamamen birbirinin ayağını kaydırmaya başlamış, saray entrikaları alevini almışken herhalde üçüncü bir sezon yaparlar.
Saiunkoku Monogatari 2. sezonu beğendim ben. Aksiyonu çok bol olmasa da, karakterleri, eğlencesi, sempatikliğiyle animeyi yerli yerinde buldum. Bir sürü yeni karakter, daha da açılan konu... İyi, güzel.
Gelelim enlerime:
En sempatik: Ryuuki Shi
En çok bağıran: Li Kouyuu
En sevimli çift: To Eigatsu - Kourin
En gizemli: Hyou ailesi
En karizmatik: Ran prensesi
Jin Shiba
En arabesk: Ran Shuei
En korkutucu: Seiran
Animenin en sevimlileri: Pandalar
Bu da Ost' tan gelsin....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder