16 Mayıs 2011 Pazartesi

LITTLE BIG SOLDIER: JACKIE CHAN

Bu filmi izleyeli yıllar oldu ama o kadar tembel bir insanım ki şunu şuraya eklemek bugüne denk geldi. Benim de bu tembellik ve uyuzluk hastalığı nedeniyle hayatım çok zor gerçekten. Neyse...


Açık söylemek gerekirse öylesine vakit geçirmek için seçmiştim filmi sonrasında Jackie Chan filmi olduğunu görmüş akabinde kadroda Amerikalı isimler görmeyince de şaşırmıştım. Jackie Chan' ın Hong Kong zamanlarından kalma güzel bir filmdir diyerek başlamıştım izlemeye ve izlediğime gayet memnun olmuştum.

2010 yapımı olduğunu görünce filmin dumurlara uğradım. Pek çok kişi aynı şeyi söyleyecektir muhtemelen ama ben de diyebilirim ki bu filmi izlediğim zaman "Jackie Chan' ın uzun zamandır izlediğim en iyi filmiydi!" diye düşünmüştüm.

Filmin ana öyküsü ve materyali aslında Jackie Chan' a ait ve 2010 da çekim fırsatını bulduklarında yönetmen koltuğuna Ding Sheng oturmuş ve ikili oldukça iyi bir iş çıkarmışlar. Aksiyon kurguları tabii ki Jackie Chan' e ait. Kadroda yer alan isimlerden bazıları şu şekilde; Wang-Lee Hom, Lin Peng, Steve Yoo Sung-Jun (bu eleman koreliymiş).


Öyküye gelirsek, Çin' de krallıkların birbirine daldığı sıralarda Wei Liang' a saldırır. Asker - ya da filmin deyimiyle “Old Soldier” - Jackie Chan Liang ordusunda savaşmaktadır ancak büyük çarpışmadan sağ kurtulan bir iki kişiden biridir. Bu esnada biraz da tesadüfler sonucu Wei generalini ele geçirince şans ona gülmüş olur. Amacı General' i ( aslında Wei prensi) gidip Liang yetkililerine teslim ederek karşılığında esas mesleği olan çiftçiliğe geri dönebilmek için ödül olarak biraz toprak alabilmektir. Böylece yolculuk başlar. Wei prensi (Wang-Lee Hom ) ile oldukça farklıdırlar. Statü farkının dışında hayata bakış açıları da birbirinden ayrıdır. Old Soldier için yaşamak daha önemliyken prens onur, şerefli ölüm vs... gibi kavramlarla kendini avutmaktadır. Birbirlerinden pekte hoşlandıkları söylenemez. Ara sıra fırsat buldukça prens kaçmak için Old Soldier' a saldırır vs... Buların dışında - bir ayı ile bile karşılaşmakla birlikte - peşlerine Wei Prensi olan ağabeyini öldürerek tahta kendisi çıkmayı amaçlayan prensin kardeşi ve adamları takılır. Diğer yandan yolculukları esnasında yerel kabilelere de bulaşmak zorunda kalırlar.

Tüm bu yolculuk sırasında savaş ve etkilerine çok üstü kapalı şekilde vurgu yapılır. Karakterler de tadında tuzunda, yine kime kötü deneceğini söyleyebilmek zorlaşıyor. Kabile adamları bile bir süre sonra aslında uzlaşmaya açık ? ya da insancıl tipler olarak gösteriliyor. Big soldier dövüşten mümkün olduğu kadar kaçan, öldürmekten uzak yaşayan biri iken prensin de kavramları yavaşça değişiyor. En büyük değişimi sanıyorum ki küçük prens geçiriyor. Neyse spoilera dalmamak lazım keselim burada.


Epik ya da muhteşem dövüş ya da savaş sahneleri yok filmde bunu arayanları uyarayım öncelikle. Biraz da karakterelere bağlı olarak araya serpiştirilmiş ufak aksiyon sahneleri var. Bir Jackie Chan filminden beklenecek şekilde oldukça keyifli, akıcı ve eğlenceli bu sahneler. Wei prensi rolünde Wang-Lee Hom aslında pek bir şey yapmasa da role güzel oturmuş. ( güzel çocukmuş bu arada :) )


Filmin tema parçası 油菜花 (YouCai Flower) // Jackie Chan




(Çince öğrendiğim dönemde ağzımda sakız olmuştu bu parça... Bu da film gibi basit ama aslında temel, eğlenceli görünen ama ardında bir anlamı olan...)


İşte bu zorlu yolculukta pek çok sorun ve kişi ile karşılaştıktan sonra Liang' a ulaşırlar. Bu yolculuk öyküsünün olaya dahil olanlarla birlikte güzel işlendiği kanısındayım. Filmin amacı çok dramatik ya da derin mesajlar vermek değil bu nedenle işlenişte öğeler gayet dengeli kullanılmış. Güldürürken arka plandakiler de hafifleştirilmemiş. Ayrıca içinde barındırdığı ufak döngüsellik ve küçük bir sembol filmi daha da hoşlaştırıyor.


Bence Jackie Chan bu filmde ışıldamış ki bilindiği üzere kendisi çok yönlü ve oldukça yaratıcı bir sanatçıdır ve bu filmde bunları kullanma fırsatını bulmuş. Uzun bir süre sonra Hong Kong ve Jackie Chan buluşmasının sonucu güzel olmuş zaten bence geri dönsünler Hollywood' dan. Chow Yun Fat de geri dönsün. John Woo' nun dönüşü ne güzel oldu öyle değil mi? ( Chi bi ve Chi Bi Xia Jue Zhan Tian Xia //Red Cliff 1-2).

Özellikle The Forbidden Kingdom' da yaşadığım hayal kırıklığından sonra bu film iyi geldi. Bence herkes bir göz atmalı. Muhteşem ya da epik bir film değil ama harcanan vakte değecektir diye düşünüyorum.


Bu da bir performans olsun;


Hiç yorum yok:

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...