Bu üçlü Japon semalarında dolaşırken ele almak üzere visual kei sahnesinin adı geçen emekliye ayrılmış gruplarından Phantasmagoria da karar kıldılar ve böylece Mago magolarda bunları eline düştüler. İşin daha da ilginci o gün aralarına bu grupla tanışmak için gizemli kişilik With Mickey de katıldı. Hiç yorum yapmadı, sessizce klibi izledi - ben oldukça etkilendiğini düşünüyorum - sadece sonuç yorumlarını paylaştı.
Bu arada dağılan bu grup için Kisaki' nin tekrar kolları sıvadığı ve topluca aktivite hazırlıkları içerisinde olduklarına dair bilgiler var ama göreceğiz. Bu arada Iori ve Jun' un yeni grupları Spiv States' de ilk singleını yayınladı. Özellikle Viva Sonic' in enstrümantal versiyonu oldukça kayda değer. Bunlar da haberlerimizdi... Dönelim Herbo, Mikkirabu ve Fanmin'in yorumlarına....
*************************************************************************************
Fanmin: Aaaa biliyorum ben bunları, Tawannanna izletmişti daha önce. Ne güzel vücut hatları. Çok güzel çocuklar maşallah.
(Bu noktada Fanmin'in bu aşkın beğenisi nedeniyle Mikkirabu gülme krizine girerek öleyazar)
Fanmin: Baksanıza ay tutulması gibi oğlanlar. Bak bak için açılsın, ne güzel!!
Mikkirabu: Riku da mı? Vokal olan?
Fanmin:Onun vücudu da güzel.
Mikkirabu:Kisaki- samaaa, özlemişim valla
Herbo:Riku niye duvarları yalıyor? Big Bang falan da 2012 de değil ki yalayarak kurtulsun.
Fanmin:Maşallah maşallah oğlanlar bir içim su
Mikkirabu: Riku napsın? Elinde mikrofon yok duvarlara dadanmış. Kisaki safi bacak ya. Adamın benim boyum kadar bacakları var.
Herbo:Kisaki de ki bacak kimsede yok
Mikkirabu:Rost in sought, yardın beni Riku-chan
Fanmin:Gitar soloları da güzel
Herbo:Ebeveynler çocuklarına izletmeli bunu, birşeyin fazlası insanı öcü yapar.
Mikkirabu:Bass ve gitarlar süper
Fanmin:Bacak olan eleman kaşlarını da aldırmış komple
Mikkirabu: Riku da bu kadar piercing olmasa İsshi ile yer değiştirecektim ama tüm o piercingler katlanılası değil.
Herbo:Iori de güzel çocuk bu arada.Sanırım bu klipte dünyanın sonu geliyor mesajı verilmeye çalışılıyor.
Mikkirabu:Mago dağılınca geldi işte son.
Herbo: Parça 8. Rost in sought diyen Riku ayrı bir sempati katıyor olaya. Klip 7, az ama öz olmuş ayrıca elemanlar da taş görünüyor.
Mikkirabu: Şarkının hastasıyım 9. Klip, Riku nun duvarlara tırmanması ve piercingleri ve supernovalar nedeniyle ürkütse de kisaki ve gitarlardan dolayı 6.
With Mickey: Şarkı güzel, çocuklar güzel, gitarlar güzel... bi ara gözlerimi kapatınca kendimi klipte aralarında dabs ederken buldum ama fanmin'in tokadı ve bunlar benim nidasıyla uyandım. Güzel rüyalar kısa sürermiş yapacak birşey yok. Klip 9, şarkı 10
Fanmin: Elemanlarla daha önce Tawannanna tarafından tanıştırılmış o zaman hastası olmuştum. Fazla alınmış kaşlar ve piercingler hoş olmasa da gülünde dikeni var vesselam diyoruz. Çocuklar ay tutulması gibi bir içim su ama klip boğucu, güzel yüzlerini biraz daha görmek için aydınlatsınlar. Klip 6, şarkı 7.
*************************************************************************************
Sonra Kisaki' nin bacakları ve Riku' nun piercingleri üzerine derin bir sohbete daldılar, bu arada With Mickey semalara balıyor, Herbo' da Rost in Sought mu yoksa rainy eyes mı tereddütü içerisinde bunları başarılı şekilde telaffuz etmenin yöntemlerini arıyordu.
24 Şubat 2010 Çarşamba
22 Şubat 2010 Pazartesi
STAR WARS; Star Wars Episode IV: A New Hope ; Feel The Force Luke ...
Yüzbin kere izlediğim şu orijinal üçlemenin bu ilk filmi nedeniyle duygu seli içerisindeyim şu anda... Bunları yazmaya çalışırken ellerim titriyor öyle ki tuşları bulup yazamıyorum. Tabii düzenli aralıklarla izlenen bu seride period aşımı yaratıp, izleme aralığını arttırınca ve akabinde çööt diye izleyince yaşlılığında verdiği etkileşimle sel yaratmamak mümkün olmuyor işte.... Çocukluğum ve gençliğimi derinden etkilemiş olan bu film için ne söylesem azdır. Obi Wan Kenobi şu anda fazla saçmalamamak için tek umudum sensin. Misal bu replik "obi wan kenobi tek umudum sensin..." nice esprilere ve geyiklere alet olmuştur. Kaçbin tane genç bu sözle yardım beklemiştir. Şahsen ben daha ciddi konular da bile kullanmışımdır. Üniversitede elimde sıfır not, hocasını bile görmediğim sınavlara girerken, son 10 günde tez yazma tekniği konulu projem kapsamında tezimi yazmaya çalışırken, işyerinde anlamsız ve gereksiz zilyon tane toplantıya sallana sallana girerken "obi wan kenobi tek umudum sensin" demişliğim vardır. Sağolsun güç ve obi wan kenobi yalnız bırakmadı beni :p Yoksa güç hep benimle mi olacak ??
Efendim işte bu bölümde Tatooine' de yetişmiş delikanlı Luke' u görürüz ama ondan önce İsyancıların başı konumundaki Prenses Leia' nın Darth Vader ve imparatorluk güçleri tarafından kaçırılışına tanık oluruz. Bu arada General Tarkin büyük adam olsa da gıcığım ona nedense... Sonra serinin kahramanı R2 D2 ve C3PO Tatooin e gelir. Biraz da olsa Jawaların sayesinde elemanlarımız Luke' u bulur. Luke da Obi Wan' ı. Sonra hep beraber Chewbaca ve Galaksinin solo takılan artisti Han Solo' yu. Böylece hep birlikte galaksinin efsanevi aracı Millenium Falcon ile Death Star' a doğru yol alırlar. Bir anda bu kadar eski dostu görmek duygusal yapıyor insanı işte. Luke, Leia, Han Solo vs.. Death Star ın koridorlarında dolaşıp koşuşturdukça insan zevkten sarhoş oluyor.
Tatooine demişken şu efsanevi Mos Eisley sahnesi atlanmaz. Mos Eisley ve Cantina Band' ı anmak lazım tabii ki.
Sonra sevenlerini psikolojik bunalıma sokan o sahne. Obi Wan' ın Darth Vader ile kapışırken ışın kılıcını kapatması.... Aaah aah... Sonra Yavin savaşı... - bu arada olan Biggs' e oluyor orası ayrı, O da kalbimizdedir-
Sonra bir şekilde film kapanırken kendimize gelemiyoruz tabii yaşlı bünyeler olarak. Beyim ambalezasyonu geçiriyoruz.
İlk üçleme gerçekten farklı birşey, daha samimi daha büyüleyici ya da benim için öyle en azından. Yok şurada kopukluk var, yok şu böyle olaylarına girmeyeceğim ama bir tie fighterlar, bir imparatorluk kruvazörleri, alderaan' ın parçalara bölünmesi , Darth Vader' ın uzaktan adam boğazlaması (force grip) bu kadar mı etkileyici olur??? İçimdeki tek uhte Vader' in şu Tarkin' e sağlam bir tokat çakmamasıdır onu da Vader ın şövalyeliğine veriyorum. Jabba bile bir babacan bir sevimli bu bölümde.
George Lucas' a dönerek soruyorum... "kaç neslin gençliği ve psikolojisi ile oynadın?" Hala bu yaşımızda evde ışın kılıcı ile oynuyor, sağa sola mind trick yapmaya çalışıyor, canım istediği zaman güç seninle olsun diyerek karşımdakini abandone ediyorum. - Haa amin diye karşılık verenler de yok değil bak buna - Eğer bu film gösterime girmeden ne yaptığını bilseydi " eyvah bir halt ettik ama ne yaptık deyip film gösterime girmeden önce korkudan tası tarağı toplayıp ortadan kaybolup, dağlara vurmazdı kendini herhalde"
Neyse Empire Strikes Back e kilitleniyoruz ve içimizden "Feel the Force Luke" diye geçiriyoruz ve ben legolarımla oynamaya gidiyorum.
Güç sizinle olsun...
http://www.youtube.com/watch?v=wRHFcQgNFQ8&feature=related
http://www.youtube.com/watch?v=wEUGF3NGbPg&feature=related
http://www.youtube.com/watch?v=0YSF5SfqF2o&feature=related
http://www.youtube.com/watch?v=jSZB0NjRqzc&feature=related
17 Şubat 2010 Çarşamba
Baby and I: Her Bebeğin Hayali Anne Sütü mü Acaba?
2008 yapımı, yönetmeni Kim Jin-Yeong olan, kadrosunda Kim Byeol, Jang Geun-Sook, ve bebek Mason Moon' u barındıran seyirlik Kore filmi, tabii vakti bol olanlara...
Asi genç - aslında tam olarak neresi asi anlamadım ama!! - Joon-Su - lise öğrencisi bu arada - ile baş edemeyen ve durumdan bayan ebeveynleri evi terk edince ( işte aile trajedisine getirilen yeni boyut!! Çok mantıklı bence. Ey anne - babalar çocuklarınızla baş edemiyorsanız siz evi terk edin, büyük olan sizsiniz, kısa süreli bir ayrılık tüm taraflara iyi gelir, bu süreçte çocuklar mağdur olmasın ) doğal olarak kutlama yapmak isteyen Joon-su' nun hayatı markette sepetine bırakılan ve kendisinin olduğu iddia edilen bebek Woo-Ram nedeniyle kararır. Terk etsem mi etmesem mi bunalımından sonra bebeği sahiplenmeye karar verir. Bu kadar şeker bebek bırakılır mı zaten? Joon - Su' ya yanık olan Kim Byeol de bebeğe bakmasında ufaktan yardımcı olur. Kim Byeol kızımız zaten liseye Joon - Su için dönmüştür, kendisi süper zeka olup yetersiz öğretmenleri ve kıskanç arkadaşları nedeniyle okulu bırakmıştır. İşte başka bir dram!!! Yetersiz ve kapasitesiz insanlar bir şekilde bir şey olup birbirlerinin hayatlarını zehir etmiyor mu zaten? En acısı bu insanların öğretmen olmasıdır herhalde... yetersizlikleri, dar bakışları, öğrenci kavramı konusundaki fikirsizlikleri ve yaratıcılıktan uzak kurulu saat düzenlerine bir de berbat eğitim sistemi etkilenince kabus gibi öğrencilerin üzerine çökerekten hayatlarını karartmıyorlar mı? Neyse... Bu acılı ve zorlu süreçte bebek bakmaya ve aynı zamanda okula devam etmeye çalışan Joon-Su nun dramını ve gelişimini izleriz. Dram dediysem geyik olsun diye söylüyorum yoksa komedi filmi .
Sonra olaylar akar ve film biter...
Filmin yıldızı Wooh-Ram yani bebek Mason Moon' dur. Sevimliliği, oyunculuğu ve yaptığı yorumlarla tek kelime ile insanı kendisine hasta eder. Sadece onun için film izlenebilir. Ayrıca o salonda o bebeği o hale getiren kadınlar size laflar hazırladım.
Yaptığım araştımalara göre- niye araştırıyorsam?- aslı bir manga imiş ama değiştirilerek uyarlanmış.Gülümsemek için beklenti olmadan izlenebilecek film. Anne sütü trajedisi ayrı bir mevzudur.
Bol bol vakti olanlar göz atsın...
Hah ben bu yazıyı niye yazım? Tabii ki bebek Mason Moo için yazdım. Tahminimce kendisine çoktan fan klüpleri açılmıştır. Yakışır !!!
Not: Ha şu öğretmen olayında aslında Joon-su nun kadın olan öğretmenini es geçebilirm ayrıca.
Etiketler:
Baby and I,
film,
Jang Geun-Sook,
Kim Jin-Yeong,
korean
15 Şubat 2010 Pazartesi
DBSK: It' s Raining Men...
Hehehe her dinlediğimde ve her izlediğimde beni eğlendiren, keyiflendiren şu performansı paylaşayım.
Şimdiye kadar dinlediğim en güzel yorumlardan bir tanesi, çokta eğlenceli.Süper yorum, süper seçim .... Ayrıca arkadaki koro harika...
Yalnız birkaç nokta var; Chang evladım gözlerin parlıyor anlıyorum da o nasıl kol sallamaktır. 19 Mayıs gösterilerinde gençlere zorla yaptırılan abuk subuk kurdele sallama hareketi gibi. Tehlikeli evladım ... Arkada bir ara adım senkronunu kaybeden Mickey Junsu' yu ezerek öldürecek diye endişelendim ancak paniğe mahal vermeden olayı kapattı kendisini. Ayrıca salonda çok eğlenen bir tane teyze var çok sevimli...
Sözleri Paul Jabara ve Paul Shaffer' e ait olan ve ilk kez 80 li yıllarda The Weather Girls tarafından yorumlanan parça zaten beğenilen klasiklerimin içerisinde yer alırken bu yorum daha da eğlendiriyor beni her seferinde dediğim gibi.
Bu da orijinal The Weather Girls yorumunu merak edenler, nostalji yapmak isteyenler veyahut gökten şemsiyelerle aşağı inen yarı çıplak amcaları, renkli melekleri ve meleklerin masasına baskın yapan mother nature ı ile efsanevi olan klibi izlemek/yad etmek ve gün içinde neşelenmek isteyenler için gelsin...
http://www.youtube.com/watch?v=_lzJTh-AFK4
http://www.youtube.com/watch?v=hGLZqDXau98
Şimdiye kadar dinlediğim en güzel yorumlardan bir tanesi, çokta eğlenceli.Süper yorum, süper seçim .... Ayrıca arkadaki koro harika...
Yalnız birkaç nokta var; Chang evladım gözlerin parlıyor anlıyorum da o nasıl kol sallamaktır. 19 Mayıs gösterilerinde gençlere zorla yaptırılan abuk subuk kurdele sallama hareketi gibi. Tehlikeli evladım ... Arkada bir ara adım senkronunu kaybeden Mickey Junsu' yu ezerek öldürecek diye endişelendim ancak paniğe mahal vermeden olayı kapattı kendisini. Ayrıca salonda çok eğlenen bir tane teyze var çok sevimli...
Sözleri Paul Jabara ve Paul Shaffer' e ait olan ve ilk kez 80 li yıllarda The Weather Girls tarafından yorumlanan parça zaten beğenilen klasiklerimin içerisinde yer alırken bu yorum daha da eğlendiriyor beni her seferinde dediğim gibi.
Bu da orijinal The Weather Girls yorumunu merak edenler, nostalji yapmak isteyenler veyahut gökten şemsiyelerle aşağı inen yarı çıplak amcaları, renkli melekleri ve meleklerin masasına baskın yapan mother nature ı ile efsanevi olan klibi izlemek/yad etmek ve gün içinde neşelenmek isteyenler için gelsin...
http://www.youtube.com/watch?v=_lzJTh-AFK4
http://www.youtube.com/watch?v=hGLZqDXau98
Etiketler:
chang min,
DBSK,
it's raining men,
jae,
korean,
the weather girls
14 Şubat 2010 Pazar
STAR WARS:Star Wars Episode III: Revenge of the Sith ; Battle of The Heroes
Hmm ne denilebilir ki... Sonradan çekilen bu ilk üçlemenin en iyisi, en etkileyicisi ve aynı zamanda insanın içinde hüzün bırakan bölümü... Bir insan bininci kez izleyip yine mi etkilenir?
Palpatine/Darth Sidious' un büyük bir sabır,incelik ve zeka ile ördüğü ağ herkesi artık içine çeker ve bu ağa usta Yoda da dahil takılmayan kalmaz böylece iki adet jedi dışında tüm Jedi ların kökü kazınarak kontrol Sith in eline geçerken 30 küsur yıl sürecek İmpratorluk devri de galakside başlamış olur. Anakin ölür ve Darth Vader doğar. Padme ölürken, Luke ve Leia hayata gelir. Kelimelere dökebilmek güç gerçekten bu nedenle detaylara ve derinlemesine yorumlara girmeden şöyle bir üstten değinelim...
Anakin; annesinin kaybı, Jedi konseyinin güvensizliği, Padme' yi kaybetme korkusu ile boğuşurken ve aynı zamanda Palpatine' in ince manevralarıyla beyni haşat edilirken bir de Obi Wan ile yolları Jedi Konseyi tarafından görevlendirme nedeniyle ayrılınca kendini Darth Sidious' un öğretilerine adar. Obi Wan' ı General Griveous' u avlamaya gönderirken farkında olmadan son vedalaşmaları insanın içini burkar... Sidious tarafından kendine biçilen Darth Vader ismi ile daha fazla güç kazanmak için ustasının dediklerini yerine getirir, geri dönüşü olmadığını bilir. Bu bağlamda Jedi Tapınağına görkemli bir giriş yaparak - filmde ki muhteşem sahnelerden bir tanesi- çoluk çocuk tüm jediları keser biçer . O zavallı, korkuyla saklanmış küçüklere bile acımaz.
Mace Windu; ah Mace Windu dememek elde değil. Bu serzenişin de bir anlamı yok biliyorum zira Palpatine tüm olasılıkları düşünerek bu senaryoyu kurmuştur yine de Mace Windu vs Palpatine kapışmasında Mace Windu' ya kızarım elimde olmadan, yüzbin kere seyretmeme rağmen "hayır Anakin" derim her seferinde. Vaapad olayına falan da girmeyeceğim.
Yoda; Sen hissettikçe biz de hissettik Yoda. Sonucu bilmeme rağmen Palpatine' nin odasına daldığında yine de heyecan yaptım. Bu arada Wookielerle birlikte iken Chewbacca' yı görmek ayrı bir güzellik sanki çok eski bir dostu görmüş gibi hissetmiştim.
Darth Sidious: Zeki adam. Bu bölümde ilahlaşıyor ne yazık ki. Count Dooku'yu Anakin' e harcattığı sahneye ayrıca hastayım. Senatoda, İmparatorluğu ilan ettiği konuşma mükemmeldir kanımca, tüyleri diken diken eder.
Obi Wan Kenobi: Nedir senin bu çektiklerin Kenobi? "Hello There" diyerek General Grievous ve ekibinin ortasına dalman ayrı bir konu. Bu filme çok espritüel başlamıştı ama dramı gittikçe arttı. Bu serilerin en baba Jedi' yı, çocuk bakıcısı, en büyük kahramanı ve en büyük sabır taşısı. Jedi Konseyi seni de yaktı.
Padme: Anakin' in dark side a geçmesiyle senin de işin bitti yine de ilkelerini takip etmek konusunda gösterdiği irade kayda değer.
Codi: Ulan Codi iki dakika önce ışın kılıcını geri iade et sonra emir gelsin Obi Wan' ı nişan tahtası yap. Genleriyle oynanmış klon işte ne olacaktı?
Order 66 bambaşka bir konu. İçi kanamayan yoktur herhalde tüm jedilar arkalarından vurulurken.
Ve Obi Wan Kenobi - Anakin kapışması efsanevidir. Etkileyici fazla söze gerek yok. İkisi arasındaki diyaloglar insanın içini cız ettirmeye yeter de artar.
Film geleceğe bağlantılar ile birlikte kapanırken, Darth Vader doğmuşken, Luke Tatooine' e Owen amcasına teslim edilmek üzere götürülmüşken, Yoda inzivaya çekilirken ve Obi Wan Tatooine' e çilesine devam etmek ve filmin en sevindirici haberlerinden biri olan yeni eğitimine başlamak üzere yerleşirken film huzursuzluk bırakıyor işte insanın üzerine ve yeni bir umudu beklemekten başka çare kalmıyor.
Böyle diyerekten A New Hope a doğru yol alalım ve Anakin' in kendisinden de emo olan oğlu ve annesinin saç modellerine yeni bir yaklaşım getiren Leia' yı görmeyi bekleyelim... (şaka şaka Luke da Leia da candır)
Not: Bu kadar yüzeysel yaklaşımı ben bile beklemiyordu çok şaşırdım ama düşüncelerimi yazıya dökmeye kalksam zaman yetmez. En güzeli izlemek, izlemek,izlemek....
Güç sizinle olsun...
9 Şubat 2010 Salı
KLİP YORUMU: Bi Rain ; Listen, bu Herbo, Mikkirabu ve Fanmin' in hikayesi..
Bi Rain kişisi Kore camiası içerisinde en sevdiğim ve beğendiğim insanlardan bir tanesidir. Kanımca eğer bulunduğu sektöre eğlence sektörü diyorsak bu olayı yemiş yutmuş, kafası oldukça çalışan ve yetenekli bir elemandır. Güzelliğinin yanında bende her zaman işini ciddiye alan, özverili ve disiplinli bir kişi izlenimi uyandırmıştır. Sahne performansları çoğunlukla tek kelimeyle harika olmakla birlikte oldukça yaratıcı bir kişiliktir. Dans konusunda ki yeteneğine değinmiyorum bile. Kendisine bir gün ayrı bir yazı ayıracağımı belirtiyor, kısaca sevdiğim ve saydığım bir güzelliktir diyorum kendisi için :))
Doğal olarak Kore ve Japonya' da çok popüler olan Bi Rain' in Herbo, Fanmin ve Mikkirabu' nun kıskacına girmemesi beklenemezdi ama tanışmaları benim sayemde oldu. Eğer bu hatayı yapmamış olsaydım belki biraz daha gecikebilirdi. Neyse efendim oldukça tesadüfi gelişen olaylar neticesinde bu üçlü, Bi Rain ile onlara ilk izlettirdiğim şu klip ile tanıştılar.
Ahahaha keşke bir kamera ile yüz ifadelerini çekebilseydim diyerek hayıflanıyorum şu anda. Salondaki tiplerin suratlarından - ayrıca bu teyzelere de her izleyişimde kopuyorum - farklı değildi yüz ifadeleri zaten bir süre kendilerine gelemediler. Sonra yaptığımız derin kritiklerde anladığım kadarıyla ilk başlarda pek hoşlanmadılar Rain'den, Herbo hariç. O direkt Rainism demeye başlamıştı bile. Fanmin doğası gereği Rain kardeşimiz için oldukça çeşitli benzetmeler yaptı. İlerleyen günlerde hafiften ısınmaya başladılar ve Mikkirabu yaptığı basın açıklaması ile Rain sempazitanı olduğunu açıkladı. ( Bu seviyede kalmasında Herbo' nun İsshi'ye yazdığı ispiyon mektuplarının da etkisi var diye düşünüyorum) . Fanmin yine de temkinli yaklaşmaya devam ediyordu. Daha sonra Mblaq ile tanıştıktan sonra, bu tanışıklığa vesile olmasından dolayı Bi Rain' e gittikçe ısınmaya başladılar.
Kendi yorumları ile buyrunuz...
*************************************************************************************
Herbo: Bravo, gözlüğü gözüne sokmakta ayrı başarı tabii...
Fanmin: Özürlü müsün Rain?
Mikkirabu: Bravo, yardı...
Fanmin: Hadi kaza yapta öl !
Mikkirabu: O gözlüğü gözüne sokmakta bir yetenek öyle demeyin
Herbo: Bu teyze yanacak !!
Fanmin: Neresini seviyorsunuz bunun? Burna bak buzağı burnu gibi ! Hanım ablayla kesişmeler. Dudaklarına botoks yaptırmış olabilir mi?
Mikkirabu:Oha ilk bakışta aşk. Rain emo çıktı.
Fanmin:Vay be !
Mikkirabu: Ayrıca stalker
Fanmin:Popoya bak. Daracık pantalon giyerse bir de öyle kıvırtırsa göze batar.
Herbo:İlginç bir pantalon katlama yöntemi
Mikkirabu: Oha kıçını salladı kıza. Enteresan bir kur yapma yöntemi. Kızın evine yerleşti manyak. Kız zerre kadar iplemiyor. Öküz gibi. Deli midir nedir?
Fanmin:Napıyor bu deli? İndi arabadan. Ohh şamarı yersin böyle işte.
Mikkirabu:Amca sinir krizi geçiyor ancak nedenini bilemiyoruz.
Herbo:Teyze sağlam çaktı ama bu yine de yanmasını engelleyemeyecek.
Mikkirabu: Ayrıca frijit teyzenin derdi nedir? Menepozda mı? Çözemedim.
Herbo:Patronun manitası muhtemelen
Mikkirabu:Muhtemelen
Herbo:Hong Kong filmi gibi olmuş.
Fanmin:Rain neler yaptın evladım?
Mikkirabu:Hakkaten
Fanmin:Bir kız için değer mi?
Mikkirabu: Bence frijit teyze için değmezdi. Bir buz kütlesini sev daha iyi
Herbo:Ağzını burnunu kırarlar işte böyle.
Fanmin: Klip 6, biraz aksiyon vardı, Rain' i tanımada yardımcı oldu.Güzel çocuk ama soğuk, ilgi alanımın dışında. Şarkı 6, fena değildi.
Herbo: Klip 5. Teyzenin tokadı her ne kadar oturduysa da teyzeye yine de aşırı kıl oldum ayrıca klip içimi sıktı. Teyze odamı toplamam lazım bize de temizliğe gel diyorum. Parça 7. Torpil yaptım.
Mikkirabu: Klip frijit teyzeye karşı güzel temalı aksiyonlu HK filmi tadında olmuş ancak Rain' in emo ve stalker olması can sıktı ayrıca nerede karın kası? Şarkı 4, klip 6.
Mikkirabu: Oh bea!! İşte sahalarda görmek istediğimiz Rain.
Fanmin:İngilizce , ooo...
Herbo:Ceket tasarımının hastası oldum.
Mikkirabu:Ben de.
Herbo:Güzel çocuk.
Mikkirabu:Hakkaten.. Dans edince insanın aklını başından alıyor.
Fanmin: Burada biraz zayıf, çelimsiz...
Herbo:Dalgalanma güzelll.
Mikkirabu: Şu teyzeli kısım olmasa süper olacakmış.
Herbo:İyi dansçı bu çocuk. Arkadaki dansçılar da çok iyi.
Mikkirabu:Hatun kiminle oynaşıyor? Rain aldatılır mı yahu?
Fanmin:Yazık çocuğa.
Herbo:Aldatıyor mu?
Fanmin:Emo olacak.
Mikkirabu: Oynaştığı farklı biri değil miydi? Pek seçemedim. Bak yine stalker, of Rain ya!
Fanmin: Klip; Rain' in güzelliği ve dansının güzelliğine rağmen, klip yine iç karartıcı olaylar barındırıyordu 8. Şarkı İngilizce, Korece versiyonu daha güzeldir muhtemelen ama akıcı bir parça 7
Mikkirabu: Dans koreografisi ve dansçılar bomba olmuş, hatunlu kısımlar gereksiz dram yaratmış ayrıca İngilizcesi gayet anlaşılırmış şarkının. Şarkı 6, klip 8
Herbo:Koreografi ve uyumdan oldukça hoşlandım ayrıca dans ettikleri mekan parçanın rtmi ve atmosferi ile örtüşmüş. Acıların çocuğu Rain teması bir yana fena klip değil 8. Parçaya da puanım 7 dir.
Mikkirabu: Oha o Rain mi?
Herbo:Evet. Bu elemanın gözlüklerle ilgili sorunu var.
Fanmin:Üzgünüm Rain ama çok kötü gözüküyorsun.
Mikkirabu: Saçları falan ne biçim öyle? Gözlük fetişi var sanırım. Ya teyzeler niye çığlık atıyor anlayamıyorum, bir şey yaptığı yok. Ha bak şimdi bir şeyler yapmaya başladı.
Fanmin:Şarkıyı beğenmedim ben. Emo Rain.
Mikkirabu: Karın kası istiyoruz.
Herbo:Onun yerine size dekolte veriyoruz.
Mikkirabu:Tipi çok kayık burada. Saçlar iğrenç.
Fanmin:Gözlükte hep itiliyor yalnız, düşüyor burnundan.
Herbo:Bu performans çok sakinmiş.
Mikkirabu:Hakkaten. Arkadakiler striptize başladı ama kısa sürdü. Derin bir hayalkırıklığı içerisindeyim.
Herbo:Parça 5 performans 6 diye sıyrılıyorum.
Mikkirabu: Performans 3, şarkı 4 diyorum.
Fanmin: Performanstan bir şey anlamadım, şarkıdan da. Rain çirkinleşmişsin burada, ikisi de 2.
*************************************************************************************
Efendim bugüne gelirsek, bu üç kişi Ninja Assassiiiiiiiiinnnnn diyerek gün saymış ve filmin gösterime girdiği ilk gün kendilerini sinemaya atmış kişilerdir. İlginç şekilde Rain sevgisine yataklık yapmaktadırlar. Bi Rain' i üzene hava da üç takla atarak uçan tekme ile dalma potansiyeline sahip oldukları şeklinde enerjiler almaktayım kendilerinden ama yine de en başta ki klibi izlediklerinde geçmiş günleri yad ederek gülme krizine girmektedirler.
Ne diyelim? Rainism !!!!......
Doğal olarak Kore ve Japonya' da çok popüler olan Bi Rain' in Herbo, Fanmin ve Mikkirabu' nun kıskacına girmemesi beklenemezdi ama tanışmaları benim sayemde oldu. Eğer bu hatayı yapmamış olsaydım belki biraz daha gecikebilirdi. Neyse efendim oldukça tesadüfi gelişen olaylar neticesinde bu üçlü, Bi Rain ile onlara ilk izlettirdiğim şu klip ile tanıştılar.
Ahahaha keşke bir kamera ile yüz ifadelerini çekebilseydim diyerek hayıflanıyorum şu anda. Salondaki tiplerin suratlarından - ayrıca bu teyzelere de her izleyişimde kopuyorum - farklı değildi yüz ifadeleri zaten bir süre kendilerine gelemediler. Sonra yaptığımız derin kritiklerde anladığım kadarıyla ilk başlarda pek hoşlanmadılar Rain'den, Herbo hariç. O direkt Rainism demeye başlamıştı bile. Fanmin doğası gereği Rain kardeşimiz için oldukça çeşitli benzetmeler yaptı. İlerleyen günlerde hafiften ısınmaya başladılar ve Mikkirabu yaptığı basın açıklaması ile Rain sempazitanı olduğunu açıkladı. ( Bu seviyede kalmasında Herbo' nun İsshi'ye yazdığı ispiyon mektuplarının da etkisi var diye düşünüyorum) . Fanmin yine de temkinli yaklaşmaya devam ediyordu. Daha sonra Mblaq ile tanıştıktan sonra, bu tanışıklığa vesile olmasından dolayı Bi Rain' e gittikçe ısınmaya başladılar.
Kendi yorumları ile buyrunuz...
*************************************************************************************
Herbo: Bravo, gözlüğü gözüne sokmakta ayrı başarı tabii...
Fanmin: Özürlü müsün Rain?
Mikkirabu: Bravo, yardı...
Fanmin: Hadi kaza yapta öl !
Mikkirabu: O gözlüğü gözüne sokmakta bir yetenek öyle demeyin
Herbo: Bu teyze yanacak !!
Fanmin: Neresini seviyorsunuz bunun? Burna bak buzağı burnu gibi ! Hanım ablayla kesişmeler. Dudaklarına botoks yaptırmış olabilir mi?
Mikkirabu:Oha ilk bakışta aşk. Rain emo çıktı.
Fanmin:Vay be !
Mikkirabu: Ayrıca stalker
Fanmin:Popoya bak. Daracık pantalon giyerse bir de öyle kıvırtırsa göze batar.
Herbo:İlginç bir pantalon katlama yöntemi
Mikkirabu: Oha kıçını salladı kıza. Enteresan bir kur yapma yöntemi. Kızın evine yerleşti manyak. Kız zerre kadar iplemiyor. Öküz gibi. Deli midir nedir?
Fanmin:Napıyor bu deli? İndi arabadan. Ohh şamarı yersin böyle işte.
Mikkirabu:Amca sinir krizi geçiyor ancak nedenini bilemiyoruz.
Herbo:Teyze sağlam çaktı ama bu yine de yanmasını engelleyemeyecek.
Mikkirabu: Ayrıca frijit teyzenin derdi nedir? Menepozda mı? Çözemedim.
Herbo:Patronun manitası muhtemelen
Mikkirabu:Muhtemelen
Herbo:Hong Kong filmi gibi olmuş.
Fanmin:Rain neler yaptın evladım?
Mikkirabu:Hakkaten
Fanmin:Bir kız için değer mi?
Mikkirabu: Bence frijit teyze için değmezdi. Bir buz kütlesini sev daha iyi
Herbo:Ağzını burnunu kırarlar işte böyle.
Fanmin: Klip 6, biraz aksiyon vardı, Rain' i tanımada yardımcı oldu.Güzel çocuk ama soğuk, ilgi alanımın dışında. Şarkı 6, fena değildi.
Herbo: Klip 5. Teyzenin tokadı her ne kadar oturduysa da teyzeye yine de aşırı kıl oldum ayrıca klip içimi sıktı. Teyze odamı toplamam lazım bize de temizliğe gel diyorum. Parça 7. Torpil yaptım.
Mikkirabu: Klip frijit teyzeye karşı güzel temalı aksiyonlu HK filmi tadında olmuş ancak Rain' in emo ve stalker olması can sıktı ayrıca nerede karın kası? Şarkı 4, klip 6.
Mikkirabu: Oh bea!! İşte sahalarda görmek istediğimiz Rain.
Fanmin:İngilizce , ooo...
Herbo:Ceket tasarımının hastası oldum.
Mikkirabu:Ben de.
Herbo:Güzel çocuk.
Mikkirabu:Hakkaten.. Dans edince insanın aklını başından alıyor.
Fanmin: Burada biraz zayıf, çelimsiz...
Herbo:Dalgalanma güzelll.
Mikkirabu: Şu teyzeli kısım olmasa süper olacakmış.
Herbo:İyi dansçı bu çocuk. Arkadaki dansçılar da çok iyi.
Mikkirabu:Hatun kiminle oynaşıyor? Rain aldatılır mı yahu?
Fanmin:Yazık çocuğa.
Herbo:Aldatıyor mu?
Fanmin:Emo olacak.
Mikkirabu: Oynaştığı farklı biri değil miydi? Pek seçemedim. Bak yine stalker, of Rain ya!
Fanmin: Klip; Rain' in güzelliği ve dansının güzelliğine rağmen, klip yine iç karartıcı olaylar barındırıyordu 8. Şarkı İngilizce, Korece versiyonu daha güzeldir muhtemelen ama akıcı bir parça 7
Mikkirabu: Dans koreografisi ve dansçılar bomba olmuş, hatunlu kısımlar gereksiz dram yaratmış ayrıca İngilizcesi gayet anlaşılırmış şarkının. Şarkı 6, klip 8
Herbo:Koreografi ve uyumdan oldukça hoşlandım ayrıca dans ettikleri mekan parçanın rtmi ve atmosferi ile örtüşmüş. Acıların çocuğu Rain teması bir yana fena klip değil 8. Parçaya da puanım 7 dir.
Mikkirabu: Oha o Rain mi?
Herbo:Evet. Bu elemanın gözlüklerle ilgili sorunu var.
Fanmin:Üzgünüm Rain ama çok kötü gözüküyorsun.
Mikkirabu: Saçları falan ne biçim öyle? Gözlük fetişi var sanırım. Ya teyzeler niye çığlık atıyor anlayamıyorum, bir şey yaptığı yok. Ha bak şimdi bir şeyler yapmaya başladı.
Fanmin:Şarkıyı beğenmedim ben. Emo Rain.
Mikkirabu: Karın kası istiyoruz.
Herbo:Onun yerine size dekolte veriyoruz.
Mikkirabu:Tipi çok kayık burada. Saçlar iğrenç.
Fanmin:Gözlükte hep itiliyor yalnız, düşüyor burnundan.
Herbo:Bu performans çok sakinmiş.
Mikkirabu:Hakkaten. Arkadakiler striptize başladı ama kısa sürdü. Derin bir hayalkırıklığı içerisindeyim.
Herbo:Parça 5 performans 6 diye sıyrılıyorum.
Mikkirabu: Performans 3, şarkı 4 diyorum.
Fanmin: Performanstan bir şey anlamadım, şarkıdan da. Rain çirkinleşmişsin burada, ikisi de 2.
*************************************************************************************
Efendim bugüne gelirsek, bu üç kişi Ninja Assassiiiiiiiiinnnnn diyerek gün saymış ve filmin gösterime girdiği ilk gün kendilerini sinemaya atmış kişilerdir. İlginç şekilde Rain sevgisine yataklık yapmaktadırlar. Bi Rain' i üzene hava da üç takla atarak uçan tekme ile dalma potansiyeline sahip oldukları şeklinde enerjiler almaktayım kendilerinden ama yine de en başta ki klibi izlediklerinde geçmiş günleri yad ederek gülme krizine girmektedirler.
Ne diyelim? Rainism !!!!......
Etiketler:
bi rain,
klip yorumu,
korean,
mblaq,
ninja assassin,
sad tango
7 Şubat 2010 Pazar
STAR WARS:Star Wars Episode II: Attack of the Clones; Across The Stars...
Phantom Menace' da izlediğimiz padawan Obi Wan Kenobi ve sevimli velet (ahaha ne dedim ben ya? ) Anakin Skywalker' ın, Jedi Master Obi Wan Kenobi ve genç, dinamik, ukala,atletik :p Anakin' e, Kraliçe Amidala' nın Senatör Amidala' ya dönüştüğü, ilk filmden 10 yıl sonrasını anlatan bu film için de zamanında dörtgözle beklemiştim. Gösterime girdiğinde bir sevinç, bir kıyamet.... Mutlu oldum mu? Sonuna kadar. Evet geçen hafta tekrar bu filmi 100 küsuruncu kez izlemiş ve film sonrası etkilerini atlatmış olarak, kısa bir iki not düştükten sonra henüz tanışmayanları John Williams/ Across The Stars ile tanıştırmak istiyorum.
Palpatine' in "Bu cumhuriyet' in ikiye bölünmesine asla müsaade etmeyeceğim" diyerek açtığı , "Bana verilen bu yetkiyi Cumhuriyet' i korumak için kabul ediyorum. Cumhuriyet' i çok seviyorum. Zamanı geldiğinde bu yetkiye derhal geri iade edeceğim" mealli sözler söyleyerek kapattığı filmde, bu şekilde Yüce başkan Palpatine, Count Dooku' nun başını çektiği ayrılıkçılara karşı kulllanabileceği ordu kurma/kullanma yetkisini zorlanmadan elde eder, zaten yıllar önce hazırlanmaya başlanmış Klon ordusu ile tanışırız bizde. Filmin başında Mace Windu biz barışın koruyucularıyız, asker değiliz derken, filmin sonunda topyekün klonlarla birlikte jedilar da bir şekilde savaşa sürüklenmiş olurlar. Anakin ile Padme arasındaki ilişki 10 yıl sonra başka bir boyut kazanır ve birbirlerine olan aşkları evlilikle son bulur. Gariban Obi Wan yine her yere koşturur.
Anakin'in annesine karşı duyduğu özlem, Padme' ye duyduğu aşk, içindeki öfke, kızgınlık, korkunun yavaş yavaş ortaya çıkması ile birlikte onun karanlık tarafa göz kırpması hafiften hissedilmeye başlar. Palpatine'in gizliden Anakin' e nasıl destek verdiği ortaya çıkar. Darth Sidious büyük bir sabır ile planlarını örerken yıllardır, Jedi konseyinin ve jedilerın yıllardır huzur içinde uyumuş olduğunu anlarız böylece ve hepsinin yavaş yavaş Darth Sidious' un oyununa sürüklenişini izleriz.
Jango Fett ve yavru Boba Fett ile karşılaşmak, Mace Windu'yu aksiyon halinde görmek, Usta Yoda' nın ışın kılıcını çekerek Dooku'ya dalması ve her zaman bahsedilen ışın kılıcıdındaki ustalığını görebilmek diğer artı ve heyecan verici öğeler.
Arenada Jedilar teker teker düşerken gözlerim doldu, Count Dooku' nun asaleti ve karizması karşısında durumu için hüzünlendim... Ve... Imperial March eşliğinde zamanın klon askerlerini, gemilerine büyük bir düzen içinde binerken görerek duygu seline kapıldım.
Güzel göndermeleri barındıran, güzel bir film... - orijinal üçlemeyi değerlendirme dışı bırakıyorum- . Jediların kumanda edeceği klon ordusunun, İmparatorluk askerleri olan Storm Trooperslara dönüşeceği yolda bağlantıları sağlayan bir ara film...
Tüm bunlar ile birlikte John Williams 'ın müzikleri olmadan Star Wars düşünülemez tabii ve Across the Stars yine tek başına filmin barındırdığı tüm duyguları anlatabilecek kadar harika...
Böylece tüm bu olaylar sonucunda, yıllar sürecek Klon Savaşları başlar ve biz de üçüncü filmi görebilmek için beklemeye başlarız.
Dışarıda bardaktan boşanırcasına yağmur yağarken ben de an itibariyle duygu seli oldum. Yaşlılık zor, gidip biraz force kullanarak meyve soymaya çalışayım.
Güç sizinle olsun...
Etiketler:
across the stars,
anakin skywalker,
count dooku,
darth sidious,
film,
imperial march,
jango fett,
jedi,
john williams,
obi wan kenobi,
Star Wars,
Star Wars Episode II: Attack of the Clones,
yoda
1 Şubat 2010 Pazartesi
KLİP YORUMU: KRA; Love Lab vs Herbo, Mikkirabu, Fanmin' in Aşk Dolu Kra İncelemesi...
Günlerden bir gün bu üçü " Kra, kra, kra, kra....." diyerek üzerime yürümeye başladı. Bende "hayır, hayır, hayırrrrr......" diyerek bunlara karşı koydum. Sonradan öğrendim ki Kra' nın Love Lab' ini kendilerinin bilimsel inceleme labı adını verdikleri çalışmalarıyla özdeşleştirmişler. Kıyamadım. Herbo ile Mikkirabu' nun da Kra sempazitanı olduklarını biliyordum. Ayrıca içimden bir ses Kra' nın sevimlilikleri ile bu üçünü bastıracağını söylüyordu. O nedenle tamam dedim, alın inceleyin Kra'yı... İncelediler...
Onların yorumlarından önce, Kra' ya ayrıca bir yazı ayıracağım için - günün birinde, tembellikten ölmeden önce - kısaca Kra hakkında bilgi geçelim. PSC' nin en özgün grubudur bence Kra. Günün birinde hak ettikleri ilgiyi göreceklerini umaraktan kadroya bakalım;
Vokal: Keiyuh
Gitar: Mai
Bass:Yuhra
Davul:Yasuno
2001 yılında başladıkları Kra serüveni içerisinde birbirinden güzel albümlerde imazaları bulunmakta. Psc gözü gibi baksın bu gruba...
Burada yayını keserek üçlünün yorumlarına bağlanıyoruz...
*************************************************************************************
Herbo: Kra/Love Lab...
Fanmin:Ha bu sempatik adamlar...
Herbo:Kız çok güzel yalnız...
Mikkirabu:Klip çok eğlenceli
Fanmin:Evet
Mikkirabu: Yasuno... Lila saçlarını yerim. Vokal gözlüklü olan Keiyuh. Davulcu Yasuno
Fanmin:0.43 eleman kim?
Mikkirabu:Keiyuh tam yanaklarını sıkmalık
Herbo:O eleman Mai, gitarist
Fanmin:Mai , güzelmiş hehe..
Mikkirabu:Öğretmen tip çok yarıcı
Herbo:Sensei, cool. Şu mankenle bank olayı bomba
Mikkirabu:Kesinlikle. Mai burada güzel çıkmış ha, Fanmin senin gözlerde iyi çalışıyor
Herbo:Fanmin radar gibi, kaçmıyor, sekmiyor.
Mikkirabu: Hakkaten. Keiyu' nun bu imajı mükemmel
Herbo:Bence de
Mikkirabu:Sensei shounen ai cı çıktı
Fanmin:Ondan yakın gördük onu ya.
Mikkirabu:Orada bir kimya var hocam. Bence eleman kızı bıraksın sensei' ye sarsın
Fanmin:Çarpıldılar. Bak çifte kumrular gibi cilveleşiyorlar.
Herbo:Yuhra' nın yüzünü hiç görmememiz iyi olmuş tabi. Sensei pek neşelendi ha...
Mikkirabu:Yuhra' yı pas geçmişler.
Herbo:Evet ya...
Mikkirabu:Yasuno bile daha çok görünüyor. Mai de.
Herbo:Ve işte yılın aşkı...
Fanmin: Çok eğlenceli klipti. Elemanlar çok sempatik, çok eğlendim izlerken. Mai taş gibi görünse de en güzel kişi klipteki tombul kuşumuzdu. Klibe 9 veriyorum. Şarkı da güzel, akıcı sıkılmıyor insan dinlerken bu nedenle 8.
Mikkirabu: Klip süper eğlenceli, grup elemanları harika, imajları nedeniyle gözüm gönlüm açıldı ayrıca shounen ai friendly bir tema var 10, şarkı süper zaten 9
Herbo:Parça 8. Eğlenceli ve keyifli olduğu için. Klip 8; teması, oyuncular ve renklere istinaden.
Kra/Marry
Mikkirabu:Hastasıyım bu klibin.
Herbo:Şu amca yarıyor beni, yarı çıplak halde masanın altından çıkan.
Fanmin:Ben de ona koptum.
Mikkrabu:Süper, Yuhra' nın gözlükler.
Herbo: Bomba. Yasuno çılgıncasına eğleniyor ama o velet sana yar etmez o eğlenceyi Yasuno.
Fanmin:Gitaristte fenaymış, ne güzel çevirdi.
Herbo:Zavallı Yuhra
Mikkirabu: Yasuno ya, saçları pembeyken daha güzel ama... Yuhra' nın manitayı Keiyuh çaldı. Yuhra tacize uğruyor.
Herbo:Garibim.
Mikkirabu:Keiyuh çok tatlı ya
Herbo:Çıplak amca piyanistmiş aha.
Mikkirabu: Yasuno da çocuklardan çok çekti.
Herbo:Velet üzüldü.
Mikkirabu:Yuhra' nın güzel yüzüne zoom yapan kameraya saygılar...
Herbo:Hehe sonunda
Fanmin:Eğlenceli bir klip, hareketli, eğlendm. Bateristte güzel çevirdi bagetleri ama biraz başım döndü fazla hızlıydı klip 8. Şarkı da hızlıydı o da 8
Herbo: Parça 7. Klip çok eğlenceli olduğu ve elemanlar çok sevimli olduğu ve aynı zamanda verdiği mesaj nedeniyle 8
Mikkirabu: Klip çok eğlenceli 10, şarkı da bayağı sarıcı 8. Sondaki çocuk hayatım kaydı bakışı attı bu da artı puan.
Herbo:Hehe velet biliyor başına gelecekleri...
Mikkirabu:Kız ise yaktım seni şeklinde bakıyordu.
Herbo: Son seçim bir live / Ai No Fureba
Mikkirabu:Oha drum sete bak. Mai' nin kürkü antipatik yalnız.
Fanmin:Bence de
Herbo:Yapmasın böyle şeyler.
Mikkirabu: Keiyuh' nun estetik el hareketlerini çok seviyorum şarkı söylerken. İsshi gibi maymun etmiyor kendini.
Herbo:Kra çok farklı bir grup, imaj falan fazla sallamadıkları için seviyorum kendilerini. Ayrıca bu parçaya hastayım.
Mikkirabu:Çok eğlenceliler ya. Kitle çok salak yalnız arada swing yapan tipler var onları sevdim.
Herbo:Yalnız Keiyuh' nun vokal çok sağlam. Bu parçada hiç zorlanmıyor liveda.
Mikkirabu: Harika bir sesi var. Yuhra' da pek cool durmuş.
Herbo:Durur o. Uzun saçta yakışıyor bu çocuğa.
Mikkirabu:Tiz sesi ile kraaaaaa diye bağıran teyzenin gırtağını sıkmak istiyorum.
Herbo: Aynen.
Mikkirabu:Fangirller çok salak ya
Herbo:Uçacağım şimdi buradan.
Herbo: Parça 9. İnanılmaz bir tadı var, favorilerimden biridir. Performans; Keiyuh' nun harika vokali ve grubun harika performansı nedeniyle 9.
Mikkirabu: Parça 8, performans mükemmel 10. Dbsk ten sonra benden tam puan almayı başaran tek grup Kra. Tarihe geçtiler. Kagrra, ' ya bile tam puan vermemiştim.
Herbo:Kra hak eder.
Fanmin: Parça 7, performans 9
*************************************************************************************
Sonra dım dıp dıdıp dım dıp dıdıp diyerek dağıldılar. Yalnız bir ara birinin duvara kafa attığını duydum. Sanırım bu Mikkirabu idi, bir nevi Smeagol/Gollum çatışması yaşıyordu içerisinde. Smeagol " Kra hak etti ama" derken / Gollum " naptın? Kıymetlimiss Kagrra, ' ya vermedin ama 10 puanı" diyordu ya da ben hayal gördüm yine de korktum... :P
Etiketler:
ai no fureba,
DBSK,
j music,
j-rock,
kagrra,
keiyuh,
klip yorumu,
kra,
love lab,
mai,
marry,
psc,
visual kei,
yasuno,
yuhra
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)